******:Darbe değil terör iddianamesi

[<MudVayne>]

CHP Genel Başkanı Deniz ******, Ergenekon iddianamesinin darbe değil bir terör iddianamesi olduğunu söyledi.

CHP Genel Başkanı Deniz ******, “Danıştay saldırısı eğer ters-yüz ediliyorsa, bu vahim bir olay. Bunun altında iktidar da kalır, yardakçıları da kalır. Kim işlediyse ortaya koyun. Koyamazsanız bulunduğunuz makamları bırakın” diye konuştu.

****** partisinin grup toplantısında şunları söyledi:
“İddianamenin ilk taksidinin genel çerçevesi açıklandı. Henüz mahkeme tarafından kabul edilmedi ama bize bazı önemli ipuçları verdi.
Bu bir darbe iddianamesi değildir. Bir terör iddianamesidir. Kamuoyunu günlerce ‘Türkiye’de cuntalara son verecek, darbecilerle hesaplaşacak, demokratik rejimi güvenceye kavuşturacak bir anlayış’ beklentisi içine girmiştir. Bu iddianameyle demokrasi dışında devlet kurumlarında yuvalanmış yapıların ortaya çıkarılacağı beklentisi oluşturuldu.

Darbenin acısını çekmiş, bir daha eski müdahale dönemine sürüklenmesin diye inananlar, iyi niyetli aydınlar, pek çok eksiği, yanlışı görmezden gelmeyi tercih ettiler. Önemli bir konu çözülecek dediler. Peki ne çıktı, günlükler, bundan yola çıkarak başlatılacak soruşturmalar yok, darbe işi bitmiş. İddianame darbe iddianamesi değil. Şemdinli’de yaşanan burada da yaşandı. Geriye iddiname Van’daki iddianameye benzeyecek mi benzemeyecek mi sorusu kaldı?

ÖRGÜTÜN BAŞ TERÖRİSTİ KİM?
Başsavcının açıklamasından öğreniyoruz ki; bu iddianamenin hedef aldığı örgütlenme bir terör örgütlenmesidir ve pek çok faaliyetin bir parçasıdır. Savcı bu terör bildiğiniz terörden değildir açıklaması yapıyor. Neymiş göreceğiz. Bu örgütün herhalde baş teröristi vardır. Belki birden fazla eşbaş teröristi vardır. Belki eşbsaşkanlık sistemi o terör örgütünde de işliyordur. Bu bildiğimiz terör değilmiş ama ona da Öcalan maddesi uygulanacakmış. Onları da bir adaya koymak lazım. Hangi ada diye düşünüyorsanız Yassıada çok anlamlı olur. Yassıada’ya göndermeliler. Bu süre içinde Öcalan tahliye olursa o zaman İmralı da düşünülebilir.

TERÖR KAVRAMI DİKKATLİ KULLANILMALI
Herkesin terör kavramını dikkatli kullanması lazım. Bu kavram önemlidir, dejenere edilmemelidir. Sorumlu davranılmalıdır. İddianamelerin uzunluğu haklılığını kanıtı olamaz. İddianamenin bütünsel, bağlantıları sağlam dayanaklı bir halde ortaya çıkması önemlidir.

İDDİANAME BAŞBAKANIN TEZİNİ SAHİPLENİYOR
Bu iddianame başbakanın tezini sahiplenen bir iddianamedir. Başbakanın ortaya attığı temel tez vardı. O tezi ozaman yargı organlarına aktaramamıştır. Şimdi İstanbul’daki dava dolayısıyla başbakanın teszi yargı sistemine yansımıştır.

BAŞBAKANLIKLA SAVCILIĞI KARIŞTIRDIN
Danıştay cinayetinden sonra derin komplodur demişti. Komplonun içine bizi de dahil etmişti. Ergenekon çetesi Danıştay saldırısına çıkıyor demişti. Biz bu tespit üzerine savcılık yapıyorsunuz demiştik. Bugün kendisi savcıyım demiş. Savcılığa özenmesinde yanlışlık yok. Ama şunu bilmesi lazım o savcının başında cumhuriyet vardır. Cumhuriyet savcısıdır. Savcı cumhuriyetin savcısıdır. Avukatlık milletin avukatlığıdır. Savcıyım diye çakıcaksan başbakan olarak yapamazsın. Sen başbakanlıkla savcılığı karıştırdığın için işler bu noktaya geldi. Hem talimat vereceksin hem savcılık yaptıracaksın bu olmaz.

DANIŞTAY SALDIRISI TERSYÜZ EDİLEREK SUNULUYORSA VAHİMDİR
Danıştay cinayetinin yargı inceledi, mahkeme bu iddayı da inceledi. Ve bağlantı tespit edilememiştir kararını verdi. İddianamede Danıştay saldırısı için iki paşa, İlhan Selçuk ve Mustafa Balbay azmettirdi diyor. Bunun en kısa zamanda aydınlatılması lazım. Olay bu. Başbakan bunu kanıtlamaya çalışıyor. Bu bir an önce ortaya çıksın. Danıştay saldırısını bunlar işledi mi işlemedi mi bunu bir an görmek lazım. Danıştay saldırısı bu olay tersyüz edilerek sunuluyorsa vahimdir. Bunun altında iktidar da kalır, yardakçıları da kalır.
Kim işlediyse ortaya koyun. Koyamazsanız bulunduğunuz makamları bırakın.

UYAP VE GİZLİ TANIK UYGULAMASI
Bu davayla ilgili mahkeme seçimi de UYAP merkezi sistemiyle yapıldı. Keşke tutuklama kararlarını alan değil de başka bir mahkeme bakabilseydi. Adalete saygımız var ama keşke kurayla seçilmiş olsaydı. Bir de bu gizli tanık işi nedir. Tanığın kimliği söylediği sözün inandırıcılığı açısından önemli. Kim bunu söyleyen, ne sıfatla bu bilgiyi almış? Muhbir mi, ajan mı, provokatör mü? Bunu bilmeden böyle siyasi bir davayı karara bağlamak mümkün mü?

Kaynak